Esin Güneşi öldürmek suçundan ‘ağırlaştırılmış müebbet’ hapis cezasıyla yargılanan Güven Güneş’in davası, Yargıtay’a taşınmasıyla birlikte cezası ‘iyi hal indirimi’ nedeniyle ‘müebbete’ çevrildi. Yapılan ceza indirimi, bu gün Siirtli kadınlar tarafından protesto edildi. Esin Güneşi, 2010 yılında Tillo Kalesi’nden iterek ölümüne sebebiyet vermekten Siirt Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘ağırlaştırılmış müebbet’ hapis cezasıyla yargılanan Güven Güneş’in cezası, davanın Yargıtay’a taşınmasıyla birlikte ‘iyi hal indirimi’ nedeniyle ‘müebbete’ çevrildi. Güven Güneş’e uygulanan ‘iyi hal indirimi’ bu gün Siirtli kadınlar tarafından Siirt Adliye Sarayı önünde yapılan basın açıklamasıyla protesto edildi. Siirt Belediyesi Eş Başkan Yardımcısı Elif Akgün Ateş, Berfin Kadın Danışma Merkezi HDP, DBP il eş başkanları, Barış Anneleri Meclisi Üyeleri, KJA bileşenleri, , İHD, KESK gibi çeşitli STK temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen basın açıklamasını Berfin Kadın Danışma Merkezi çalışanı Sosyolog Celile Ası Güneş okudu. Bugün Esin Güneş gibi katledilen kadınların hesabını sormak için burada toplandıklarını söyleyen Celile Ası Güneş, “2010 yılında Esin Güneş’in Tillo Kalesi’nden itilerek ölümüne sebebiyet verildiği ODTÜ Fizik Bölümü hocalarının “yatay ilk hız”, “serbest düşme”, “çarpmayla kazanılan hız” gibi kavramlarla hazırlanan raporla kanıtlandı. Bunun üzerine Siirt Ağır Ceza Mahkemesi Güven Güneş’e ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, olayın yaşandığı sırada yanında bulunan Beşir Güven’e ise berat kararı verdi. Yargıtay’a taşınan dava da Güven Güneş’in aldığı ağırlaştırılmış müebbet cezası iyi hal indirimiyle müebbete çevrildi. Şimdi soruyoruz ölüme sebebiyet verilen bu olayda iyi hal indirimi neye göre uygulandı?” şeklinde konuştu. Kendisine tecavüz eden erkeği öldürerek kendini savunan Nevin Yıldırım’a iyi hal ve tahrik indiriminin neden uygulanmadığını soran Güneş, katil ve tecavüzcülerin korunmaya devam edildiğini belirtti.
Mayıs ayında 26 kadın katledildi!
Erkeklerin Mayıs 2015’te ayında 26 kadın ve bir kız çocuğunu öldürdüğünün bilgisini veren Güneş, 7 kadına tecavüz edildiğini, bir kadının fuhuşa zorladığını, 27 kadını yaraladığını, 31 kadınının ve kız çocuğunun ise taciz edildiğini açıkladı. Cezasız bırakılan, meşru sayılan, üstü örtülen her türlü tacizin, tecavüzün ve şiddetin kadınlara yönelik yeni şiddetleri kışkırttığına dikkat çeken Güneş, “Mahkeme, Adli Tıp, Emniyet gibi sorumlu olan tüm kurumların ve ilgili görevlilerin yaşanan şiddete göz yummaları nedeniyle, kadınlar şiddet görmeye devam ediyor. Ülkemizde her geçen gün daha da tırmanan toplumsal şiddetin önlenmesi, kadına yönelik her türlü şiddetin, ayrımcılığın ortadan kaldırılması; eşit, adil ve barışçıl bir toplumun yaratılması için devlet sorumluluklarını yerine getirmelidir” diye konuştu.
Türkiye, kadına yönelik şiddette dünyada 5’inci sırada;
Basın açıklamasından sonra kısa bir konuşma gerçekleştiren Siirt Belediyesi Eş Başkan Yardımcısı Elif Akgün Ateş ise, son altı ayda Türkiye’de kadına yönelik şiddetin yüzde 1400 oranında artış yaşandığına dikkat çekerken, bu durumun Türkiye’yi dünyada kadına şiddet uygulayan ülkeler arasında 5’inci sıraya yerleştirdiğini söyledi. Kadın katliamlarının ve kadına yönelik şiddetten artık üstü örtülü bir savaşa dönüştüğünü ifade eden Ateş, şunları söyledi: “Toplum olarak artık bu vahşete dur demek ve bütün toplumsal kurumların buna duyarlı olması gerektiğini düşünüyoruz. Son altı ayda 26 kadın katledildi. Ve bu 26 kadından 13’ünün ceza davalarında sanıklar ya da katiller iyi hal ceza indirimine tabi tutuldu. Bu şekilde ceza indirimi alanlar yargı tarafından korunmaya alındı. Yargıda bu cinsiyetçi erkek egemen zihniyet devam ettikçe bu katliamlar devam edecek ve bunun sonu gelmeyecektir. Bizim temel temennimiz ve tüm kadın hareketlerinin de temel isteği, kadın katliamlarının anayasaya konulması ve kadınlara yönelik şiddet noktasında devam eden davaların da bu perspektifle hareket edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ve böylece kadının tahrik ettiği yönündeki cinsiyetçi bahanelerin de önüne geçilmiş olacak.”
Açıklama “kadınlara değil, Katillere müebbet” “Jin Jiyan Azadi” sloganlarıyla sona erdi.