Siirtliler olarak ticareti biliyorduk. Ağrı’dan Van’a, Bitlis’ten Hakkâri’ye kadar geniş bir coğrafyada ticaret Siirtlilerin elindeydi. Hatta köylerin ihtiyaçları bile Siirtli çerçilerin aracılığıyla temin edilirdi. Bu yerleşim yerlerinde en büyük tüccarlar Siirtlilerdi ve Siirt, bölgenin ticaret merkezi konumundaydı.
Ancak, asırlar boyu etkili olan bu durum günümüzde artık geçerliliğini yitirmiştir. Son 50-60 yılda Siirtliler olarak ticari zekâmızı adeta kaybettik. Birçoğu ticari alanda deha olan Siirtliler, bu yeteneklerini sonraki nesillere aktaramadı. Yerlerine, günün ticari koşullarına ayak uyduramayan, artık patron ve belirleyici değil, emir alan işçi statüsündeki Siirtliler geldi.
Bu durumun somut örnekleri çoktur. En başta, Siirtlilerin bu illerdeki ticari hâkimiyetlerini kaybetmeleridir. Bir diğer örnek, Siirt’in ekonomik potansiyelinin her geçen yıl daralmaması bir yana, yeterli bir gelişme göstermemesidir.
Başka bir önemli örnek ise Siirtli tüccarların adeta kabuklarına çekilmiş olmalarıdır. Bugün Siirt’in, bırakın ülke genelini, bölge genelinde bile pazar payı elde eden bir firması yok.
Basit bir örnek verelim: Batman’ın Kozluk ilçesinde genç bir girişimci çiğ köfte imalat tesisi kurmuş. Burada günde bir ton çiğ köfte üretiliyor ve ambalajlanarak bölge genelinde pazarlanıyor. Batman ve Mardin gibi illerde marka olmuş, bölge ve ülke genelinde pazarlanan pek çok ürün ve firma bulunmaktadır.
Peki, biz neden bu hale geldik? Ticari zekâmızı neden kaybettik?