reklam
reklam
hava
DOLAR %
EURO %
GRAM ALTIN %
ÇEYREK A. %
BITCOIN %
SON DAKİKA
CANLI TV
Kanal56

Kanal56 TV RTÜK’e yapılan başvuru sonucunda Türkiye’de resmi lisans alan dijital kanaldan biridir. Siyasetten yaşama, tarihten sanata kadar birçok konuda Siirt'in kalbinin attığı Kanal56 TV, sesinize ses olmaya, sizlerin sesini daha büyük kitlelere duyurmaya devam ediyor.

Panel Üzerinden Lütfen Playerinizi Güncelleyin...

Google News

TOBB BAŞKANLARI CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE BAŞBAKAN YILDIRIM’I ZİYARET ETTİ

TOBB BAŞKANLARI CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE BAŞBAKAN YILDIRIM’I ZİYARET ETTİ

Son Güncelleme :

05 Ağustos 2016 - 11:33

/ 352 views kez okundu.
reklam
TOBB BAŞKANLARI CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE BAŞBAKAN YILDIRIM’I ZİYARET ETTİ
reklam

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu öncülüğündeki oda ve borsa başkanları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ı ziyaret ederek istişarede bulundu.
Yapılan ziyaretlere Siirt Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Güven Kuzu’da katıldı.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bir araya geldiği Oda ve Borsa Başkanlarına seslenenCumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz’un en büyük kazanımı, milletimizin tüm fertleri ve kurumlarıyla, bu ihanet şebekesinin gerçek yüzünü görmesi, maskesini indirmiş olmasıdır. Milletimiz 15 Temmuz’da mesajını açık ve net bir şekilde vermiştir. Ne demiştir milletimiz? ‘Bizim bu ülkeden başka vatanımız yoktur. Ülkemizi bu sapıklara bırakmayacağız’ demiştir” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bir araya geldiği Oda ve Borsa Başkanlarına seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz’un en büyük kazanımı, milletimizin tüm fertleri ve kurumlarıyla, bu ihanet şebekesinin gerçek yüzünü görmesi, maskesini indirmiş olmasıdır. Milletimiz 15 Temmuz’da mesajını açık ve net bir şekilde vermiştir. Ne demiştir milletimiz? ‘Bizim bu ülkeden başka vatanımız yoktur. Ülkemizi bu sapıklara bırakmayacağız’ demiştir” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesindeki oda ve borsa başkanları ve TOBB yöneticileri ile bir istişare toplantısı gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.
“RABBİM MİLLETİMİZİ BİR DAHA BÖYLE İMTİHANA TABİ TUTMASIN”
Türkiye’nin, 15 Temmuz hain darbe girişimini; sivili, polisi ve askeriyle 238 evladının şehadeti, 2 bin 197 evladının da yaralanmasıyla geride bıraktığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehitlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara şifa dileyerek, “Milletimizin başı sağ olsun. Rabbim milletimizi bir daha böyle imtihana tabi tutmasın’ temennisinde bulundu.
Ülke ve millet olarak darbelerle, darbe girişimleriyle, terör eylemleriyle, ihanetlerle ilk defa karşılaşılmadığını ifade eden ve Türkiye’nin 93 yıllık Cumhuriyet tarihinde 2 darbeye, pek çok darbe girişimi ve muhtıraya, ASALA’sından PKK’sına, DHKP-C’sinden DAEŞ’ine pek çok terör örgütünün eylemlerine maruz kaldığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bu kadar çok saldırıya uğraması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“TÜRKİYE BUNCA TEHDİDE MARUZ KALIP DİMDİK DURABİLMEYİ BAŞARDI”
Dünyanın pek çok ülkesinin terör eylemlerine, darbelere ve darbe girişimlerine maruz kaldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sığınmacı akınına uğrayan ülkeler yok mu? Var. Kendisine dünyanın önemli devletleri, kurumları tarafından verilen sözlerin tutulmadığı ülkeler yok mu? Var. Gizli-açık ekonomik, sosyal, siyasi sabotajlara uğrayan ülkeler yok mu? Var. Türkiye’nin farkı, bunların hepsini de eş zamanlı yaşıyor olmasıdır. Bunca tehdide aynı anda maruz kalıp da, dimdik durabilmeyi, hiç şaşmadan hedeflerine doğru yürümeye devam etmeyi başaracak Türkiye’den başka ülke var mıdır, işte onu bilmiyorum” diye konuştu.
“MİLLET ARKAMIZDAN YÜRÜDÜ VE BİZİ YALNIZ BIRAKMADI”
Bir taraftan terörle mücadele ederken diğer taraftan bütün terör örgütlerinin ortağı durumunda olan Fetullahçı Terör Örgütü’nün darbe girişimini püskürttüklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunu milletle birlikte yaptıklarını söyledi ve şunları ekledi: “Bunu işte o akşam çağrımıza uyan milletimizle beraber yaptık. Bu millet alnı öpülesi bir millettir. Hani şair diyor ya, ‘Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan’ diye; elhamdülillah millet arkamızdan yürüdü ve bizi yalnız bırakmadı. Bir anda hepsi meydanlara, hava limanlarına doldu, doluştu. Ama bir farkı vardı. Neydi? Bizim milletimiz tankların altına yattı, F-16’lardan F-4’lerden kaçmadı, helikopterlerin o mermilerine karşı göğsünü siper etti. Şairin ‘Siper et gövdeni dursun bu hayâsızca akın’ dediği gibi, benim milletim göğsünü siper etti bu hayâsızca akını püskürttü. Çünkü onun istiklalin de istikbalinin de sigortası imanıydı, bunu yaptı.”
“SAPKIN BİR ÖRGÜTLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
“Bu coğrafyayı bin yıl önce vatanımız olarak belirlediğimiz günden beri kesintisiz bir mücadele içindeyiz. Şayet bu mücadeleyi bırakırsak, inanın bana, hem vatansız, hem devletsiz kalırız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hiç şüpheniz olmasın, 15 Temmuz, bu milleti bayraksız, vatansız ve devletsiz bırakma girişimidir. Çünkü bu girişimde bulunan ihanet şebekesinin ne millet diye, ne bayrak diye, ne vatan diye, ne devlet diye bir derdi yoktur. Onlar sözüm ona kendilerini ‘dünya vatandaşı’ sayıyorlar, örgütlendikleri 160 ülkenin tamamını da güya vatan kabul ediyorlar. Eninde sonunda oraları ele geçireceklerini söyleyecek kadar bu konuda özgüven sergilemeye çalışıyorlar. Amerika’yı da ele geçirecekler ha. Öyle diyorlar. Bunu da oraya yerleşmek suretiyle ‘işte bak buradan bu işi yönetiyoruz’ havasındalar. Bu bakımdan sadece itikadî olarak değil, ‘millî’ olarak da sapkın bir örgütle karşı karşıyayız.”
“15 TEMMUZ’UN EN BÜYÜK KAZANIMI, MİLLETİMİZİN BU İHANET ŞEBEKESİNİN GERÇEK YÜZÜNÜ GÖRMESİDİR”
15 Temmuz’da çok şehit verildiğini, çok sayıda yaralının olduğunu ve büyük bir tehlike yaşandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama 15 Temmuz’un en büyük kazanımı, milletimizin tüm fertleri ve kurumlarıyla, bu ihanet şebekesinin gerçek yüzünü görmesi, maskesini indirmiş olmasıdır. Milletimiz 15 Temmuz’da, sadece bu terör örgütüne değil, aynı zamanda benzer niyetlere sahip, benzer yöntemlere başvurmak isteyen herkese mesajını açık ve net bir şekilde vermiştir. Ne demiştir milletimiz? ‘Bizim bu ülkeden başka vatanımız yoktur’ demiştir. ‘Bu ülkemizi bu sapıklara bırakmayacağız’ demiştir. ‘Bizim gidecek başka yerimiz yoktur’ demiştir. Milletimiz o gece köken, meşrep, parti farkı gözetmeksizin sokaklara dökülerek, ‘bizim kendi birliğimizden, beraberliğimizden, kardeşliğimizden başka güvenecek dalımız yoktur’ demiştir” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan milletin bu tavrının asla bir içe kapanma refleksi olmadığını ifade ederek,  “Mevlana Hazretlerinin pergel benzetmesinde olduğu gibi, bir ayağımızı Anadolu’ya sıkı sıkıya basma, diğeriyle tüm dünyayı dolaşma, tüm mağdurlara, mazlumlara, gariplere sahip çıkma iradesinin ifadesi olarak ortadayız” diye ekledi.
“KİMSENİN BU BAYRAĞI İNDİRMEYE, BU VATANI İŞGAL ETMEYE GÜCÜ YETMEZ”
Millet olarak ülkeye sıkı sıkıya sahip çıkılmadığı takdirde, Türkiye’nin diğer iddialarını, hedeflerini ve projelerini hayata geçiremeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları söyledi: “Onun için meydanı ne FETÖ’ye, ne PKK’ya, ne DAEŞ’e, ne de başka örgütlere, ihanet çetelerine, terör odaklarına bırakmayacağız. İstiklal Marşımızda ifade edildiği gibi, “yurdumuzun üzerinde tüten en son ocak sönmeden” kimsenin bu bayrağı indirmeye, bu milleti esir etmeye, bu vatanı işgal etmeye gücü yetmez. Ecdadımız yüreği, bileği, kanı ve canı pahasına bu vatanı bize emanet etti; biz de 15 Temmuz’da, aynı bedeli ödeyerek ülkemizi gelecek nesillere bırakma kararında olduğumuzu gösterdik. Milletimle iftihar ediyorum. Bu millet birliğini, beraberliğini muhafaza ettiği sürece, Allah’ın izniyle, Türkiye’nin önünde kimse duramaz.”
7 Ağustos Pazar günü İstanbul Yenikapı Meydanı’nda Cumhurbaşkanlığı tarafından düzenlenecek olan Demokrasi ve Şehitler Mitingi’ne bütün milletin davetli olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitinge TBMM Başkanı İsmail Kahraman ile AK Parti, CHP ve MHP liderlerini davet ettiğini aktardı katılımlarına ilişkin şu bilgileri verdi: “Şu ana kadar Sayın Bahçeli’nin bu davete icabeti haberini aldık, sağ olsunlar, var olsunlar. Ben tabii aslında Sayın Kılıçdaroğlu’nun da orada olmasını istiyorum, onlar da bir heyetle katılacaklarını şu anda açıklamış durumdalar. Öyle zannediyorum ki durumu tekrar gözden geçirir ve onlar da Pazar günü Yenikapı’da olma kararını verirler.”
“BU ÖRGÜTÜN BİR DE İŞ DÜNYASI AYAĞI VAR”
FETÖ ihanet şebekesinin 17-25 Aralık’la birlikte adliye ve emniyet başta olmak üzere, bürokrasideki gücünü kırma yönünde ciddi adımlar attıkları ve atmayı sürdürdüklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sinsi örgütün 15 Temmuz’la birlikte, Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesindeki yapılanmasının da deşifre olmaya başladığını dile getirdi. Şu anda yakalananların buzdağının görünen yüzü olduğunu, diğerleriyle ilgili çalışmalar sürdüğünü ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şüphesiz bu örgütün bir de iş dünyası ayağı var. En güçlü oldukları yer belki de orası. Çünkü kuraldır, finansı olmayan hiçbir proje başarıya ulaşamaz. Bu eli kanlı örgütün iş dünyası içindeki tüm bağlantılarını, tüm düzenini, tüm akarlarını tamamen kesmekte kararlıyız. Kimsenin gözünün yaşına bakacak durumumuz yok, acırsanız acınacak hale gelirsiniz” dedi.
Bu adımların atılmaması durumunda, şehitlere, gazilere, canları pahasına silahların, tankların, helikopterlerin, uçakların karşısına çıkan millete bunun hesabının verilemeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “FETÖ terör örgütüne aktarılan her kuruş, bu millete sıkılmak üzere namluya sürülmüş bir mermidir. Millete kurşun sıkanı nasıl affetmiyorsak, o kurşunu finanse edeni de affetmeyeceğiz. Geldiğimiz yer itibariyle artık bu yapının her okulu, her dershanesi, her evi birer terör yuvası, her şirketi, her derneği, her vakfı birer terör organizasyonudur. Bu hain yapıyla ve mensuplarıyla ilgili olarak hala ama-fakat diye başlayan cümleler kurmayı sürdürenler benim indimde gönlü onlarla birlikte olanlardır” açıklamasında bulundu.
“BU ADAMLAR KATİLDİR, ÇÜNKÜ ELLERİNE MASUMLARIN KANI BULAŞMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şu değerlendirmelere yer verdi: “Şu gerçekleri artık herkes kabul etmelidir: Bu adamlar katildir, çünkü ellerine masumların kanı bulaşmıştır. Bu adamlar riyakârdır, çünkü ikiyüzlülük karakterleri haline dönüşmüştür. Bu adamlar sinsidir, çünkü her işlerinin, her sözlerinin gerisinde başka niyet vardır. Bu adamlar hırsızdır, çünkü sınav sorularını çalarak, usulsüz atamalar yaparak milyonlarca insanın geleceğini çalmışlardır. Türk Silahlı Kuvvetleri’ni, Emniyet Teşkilatımızı yargıyı böyle ele geçirmişlerdir, devletin kurumlarını böyle ele geçirmişlerdir. Bu adamlar gaspçıdır, çünkü işadamlarından ve esnaftan tehditle, şantajla himmet adı altında çok büyük paralar toplamışlardır, belki aramızda da bunun muhatabı olanlar vardır. Bu adamlar haindir, çünkü dünyanın her köşesinde kendi ülkelerini, kendi milletini karalamak için çalışmaktadırlar. Bu adamlar maşadır, çünkü yaptıkları işlerin kahir ekseriyeti, kendilerinden ziyade başka birilerine, her zaman söylüyorum ya, üst akla hizmet etmeye yöneliktir. Yoksa o Pensilvanya’daki üst akıl değil ha, o kadar kafası çalışmaz, üst akıl başka, üst akıl başka. Ne demek istediğimi herhalde anlıyorsunuz? Ve bu adamlar fasıktır, çünkü yüce dinimizi sadece istismar etmekle kalmamış, aynı zamanda kendi örgüt çıkarları için tahrif etmeye yeltenmişlerdir.”
FETÖ ile ilgili bu değerlendirmelerinin ardından, “Şimdi soruyorum sizlere; bu ihanet şebekesinin ve mensuplarının arkasında durmak için aklı, izanı, vicdanı, ahlakı, imanı olan herhangi bir kişinin nasıl bir sebebi olabilir?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan,  bu açık fotoğrafa rağmen aklını kullanmayanların aynı ihanete ortak olacağını söyledi.
“ALÇAKLIK BİR KARAKTER MESELESİDİR”
Örgüt mensuplarının sosyal medya ortamlarında ’14 Ağustos’u bekleyin’ şeklindeki hezeyanlarıyla kendi taraftarlarına moral vermeye, milleti tehdit etmeye çalıştıklarını hatırlatarak, “Biz namert değiliz, biz merdiz mert. Biz seferle emrolunduk zaferle değil. Zafer, hakimler hakimi olan Allah’a aittir. Biz onu yapacağız, biz şu anda seferdeyiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan devamında şöyle konuştu: “Kardeşlerim, alçaklık bir karakter meselesidir. Zaman ve mekân  tanımaz. Şahsiyetiniz kirlenmişse, günün 24 saati, yılın 365 günü ihanetinizi dışa vurabilirsiniz. Attıkları her adım onları içinde bulundukları foseptik çukurunda biraz daha aşağıya çekiyor ve daha da çekecek. Yedikleri her darbe, onların çirkin yüzünü daha da ifşa edecek, daha neler çıkacak. Milletimiz onların boylarının ölçüsünü aldı. Ölçtük, boyları ne kadar belli. Şairin dediği gibi, ‘kaderin üstündeki kader’ onlar için hükmünü verdi. Artık ne yapsalar, ne söyleseler, ne tehditler savursalar boş. Biz önlemlerimizi almaya mutlaka devam edeceğiz. Ama şundan emin olun: Rabbimin ve milletin hükmünden daha büyük bir tedbir yoktur.”
“FETÖ ihanet şebekesinin mensupları sadece ve sadece Pensilvanya’daki şarlatana inanıyor, hayatlarını onun için yaşıyorlar. Dünyalarıyla birlikte ahiretlerini de yaktıklarının farkında değiller” değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, inanç dünyamızla bu anlayışın en küçük bir ortak noktasının olmadığını vurguladı ve iş adamlarına hitaben, “İçinizde veya çevrenizde hala bu gafletten uyanamayan varsa müsamahayı, merhameti, hüsnüniyeti bir kenara bırakın, derhal onları adalete teslim edin; bak bu kadar açık konuşuyorum” ricasında bulundu.
“ODALAR VE BORSALAR AHİLİK GELENEĞİNİN BUGÜNKÜ TEMSİLCİLERİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, odaların ve borsaların tarihimizdeki ahilik geleneğinin bugünkü temsilcileri olduğunu belirterek, ahinin; sadece işini yapan, üreten, sanatını icra eden kişi olmayıp aynı zamanda yeri geldiğinde ülkesi ve milleti için malıyla, canıyla, yüreğiyle mücadele eden, geleceği de inşa eden kişi olduğunu söyledi.
Esnaf, sanatkar ve işadamlarının, 15 Temmuz’da gösterdikleri güçlü duruşu ve verdikleri mücadeleyi yakından bildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişiminin gerisindeki amaçlardan birinin de, Türkiye’nin tüm birikimlerini yok etmek, birilerine peşkeş çekmek olduğunun farkında olduklarını dile getirdi.  Bu oyunun defalarca oynandığını ve bunun bedelini bu milletin defalarca ödediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu defa da başaramadılar. Şimdi artık kazanımlarımızı koruma değil daha çok çalışma, daha çok üretme, daha çok ihraç etme, daha çok istihdam etme, daha çok dünyayı dolaşma zamanıdır. Daha çok koşacağız. Gördüğünüz gibi, yaşanan darbe girişimine rağmen ekonomimiz çok sınırlı ve kısa sürede telafi edilen bir dalgalanma dışında yolunda ilerlemeye hamdolsun devam ediyor. Batı başka şeyler bekliyordu, zil takıp oynayacaklardı; ama Rabbim onlara bu fırsatı vermedi. Zilleri de ellerinde kaldı, oturdukları yerde kaldılar” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, millete duyulan minnetin ve teşekkürün, ekonomiyi sürekli ileriye taşıyarak, refahı sürekli artırarak ifade edilebileceğine dikkat çekti ve iş adamlarına hitaben, “Bunun için sizlere çok önemli görevler düşüyor. Küresel krizin derinlemesine yaşandığı 2007 yılından bu yana 7,3 milyon yeni istihdam üreten bir ekonomik başarının sahipleri olarak sizlere güveniyorum” dedi.
“DEVLET VE ÖZEL SEKTÖR BANKALARI KONUT KREDİLERİNİ DÜŞÜRMELİ”
Darbe girişimine rağmen uluslararası finansman konusunda Türkiye’nin hiçbir sıkıntısının olmadığına, tam tersine 15 Temmuz’dan sonraki borçlanma ihalelerine dahi beklenenin çok çok üzerinde talep geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankası’ndaki döviz rezervinin azalmak yerine artarak 125 milyar doların üzerine çıktığını açıkladı ve şunları ekledi: “Milletimiz ihanetin sadece askeri ve siyasi yönünü değil ekonomik yönünü de deşifre ettiği için, darbe girişiminin ardından döviz almak için değil döviz satmak için bankalara hücum etti. Bu millet ne büyük millet… Daha ertesi gün 2,5 milyar dolar piyasaya boca ettiler, hemen ertesi gün. Niye? Devletine güveniyor.”
15 Temmuz’dan bu yana dövizden Türk Lirasına geçişte ortaya çıkan rakamın 10 milyar doları bulduğunu, hükümetimiz gerekli tedbirleri alarak özellikle piyasanın likidite ihtiyacını karşılayacak adımlar atarak ekonomi alanında da süreci başarılı bir şekilde yönettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet ve özel sektör bankalarının konut kredilerini düşürmelerini istedi.  Bankaların yatırım kredilerini de düşürerek ‘sürümden kazanabileceğini’ söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yatırım ortamını iyileştirmek için gereken hukuki düzenlemeler, bürokrasinin azaltılması, vergi sisteminin etkinleştirilmesi, birtakım süreçlerin basitleştirilmesi gibi tedbirleri kısa sürede hayata geçireceğiz. Artık bu ülkenin kaynakları, imkânları, potansiyeli hiç kimsenin değil sadece ve sadece milletimizin hizmetinde olacaktır. Bu noktada özellikle sizlerin de gereken çabayı göstereceğinize, devletimizle el ele vererek Türkiye’yi büyütecek, ekonomimizi daha da güçlendirecek adımları atacağınıza yürekten inanıyorum” diye konuştu.
“DEVLETİ YENİDEN YAPILANDIRMAYA MECBURUZ”
Konuşmasında alınan olağanüstü hal kararı 15 Temmuz sonrasında atılan köklü adımlarla ilgili değerlendirmelere yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, devleti yeniden yapılandırmaya, A’dan Z’ye, tepeden tırnağa yapılanmayı gözden geçirmeye mecbur olduklarını bildirdi. Gerekli kimi yasal düzenlemeler için Anayasa değişikliğinin gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan ticaret, eğitim, sağlık gibi alanlarda yaşanan sıkıntıları gidermek için yapılacak anayasa değişikliği konusunda siyasi parti liderleri ile yaptığı görüşmelerde, kendilerine ‘Oturup bir araya gelip hemen süratle şunları Parlamentoda hallederseniz ülke rahatlar. Devlet, millet rahatlar.’ dediğini aktardı.
Aynı şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin de yeniden yapılandırılması gerektiğini ve bu noktada süratle atılması gereken adımların olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hatalar olmaz mı? Olur. Eksikler olmaz mı? Olur. Bunları da zaman içerisinde gideririz. Ama biz hala 50’li yılların yasalarıyla bu ülkeyi idare edemeyiz, edemeyiz ve darbe yasalarıyla bu ülkeyi idare edemeyiz” sözlerine yer verdi. Yapılacak önemli yasa değişiklikleriyle devletin omurgasının çok daha güçlü bir hale geleceğini, bunun da milletin ve devletin geleceğe çok daha emin adımlarla yürümesini beraberinde getireceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu süreçte emeği geçen kişi ve sivil toplum kuruluşlarına takdirlerini ifade ettiğini söyledi.
Oda Borsa Camiası Başbakan Davutoğlu’na Güçlü Bir Ekonomi İçin Daha Çok Çalışma Sözü​
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu öncülüğündeki oda ve borsa başkanları, Başbakan Binali Yıldırım’ı ziyaret ederek istişarede bulundu. Hisarcıklıoğlu, “Ülkemizin tüccar, sanayici ve üreticileri olarak, daha güçlü bir ekonomi için, hiçbir kesintiye uğramadan yola devam etmek azmindeyiz” diye konuştu.​
Başbakanlık’ta düzenlenen istişare toplantısında konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Başbakan Yıldırım’a, reel sektörün güçlenmesi ve rekabet gücünün artması konusunda yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür eti. İstişareye verilen önemin iş dünyasının şevkini artırdığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Şimdi sizin liderliğinizde, hükümetimizin, ekonomiye odaklanıp, büyüme ve reform alanında yeni bir sıçrama başlatacağına inanıyoruz. Bu çerçevede üzerimize düşeni yapıyoruz, yapacağız” dedi.
Darbe kalkışmasında, oda ve borsaların ilk andan itibaren, il ve ilçelerinde, cunta karşıtı mücadelenin şerefli birer neferi olduğunu bildiren Hisarcıklıoğlu, camianın bu süreçte bir de şehit verdiğini hatırlattı.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “FETÖ kaynaklı bu darbe girişiminin ortaya çıkmasıyla birlikte, ilk tepkiyi gösteren meslek örgütüyüz. Demokrasiden ve milli iradeden yana olan tavrımızı, internet üzerinden ve TV’lerden tüm ülkeye hemen duyurduk.
Demokrasiye sahip çıkılması için, 81 il ve 160 ilçede Oda ve Borsalarımızın meclis üyesi, meslek komitesi üyeleri dahil 85 bin kişiye SMS mesajı attık. Ertesi gün 16 Temmuz’da gazi Meclisimize gittik. Meclis Başkanımıza, siyasi partilere taziye ziyaretinde bulunduk.
Meclisteki tarihi oturuma katılarak, Türk iş dünyası olarak demokrasiden yana olduğumuzu bir daha gösterdik.
19 Temmuz’da 365 Oda ve Borsamızla birlikte darbeye karşı tepkimizi, 81 il ve 160 ilçede eş zamanlı olarak gösterdik. ‘Demokrasi Vazgeçilmezimiz, Milli İrade Gücümüz, Kardeşliğimiz Geleceğimizdir’ dedik.
20 Temmuz’da da 538 STK temsilcisi ile TBMM’yi bir kez daha ziyaret ettik. “Demokrasiye Bağlılık” bildirimizi deklare ettik. Yurt dışındaki tüm muhataplarımızla temasa geçtik. Demokrasimizin ve ekonomimizin sapasağlam ayakta olduğunu, Türkiye’ye yönelik hiçbir endişe duymamaları gerektiğini bildirdik.  Öte yandan Oda-Borsa camiası olarak, kamu düzeninin korunması ve hizmetlerin etkin bir şekilde işlemesi için alınan OHAL kararını destekledik. Zira bu zor dönemde hepimizin devletimize yardım ediyor olması, millet olmanın gereğidir.
Devletimizin başlattığı şehit ve gazilere yönelik dayanışma kampanyası yurt çapında duyuruyor, TOBB-Oda-Borsa camiası olarak önemli bir katkı sağlıyoruz. Oda ve Borsalarımız, her bir şehirde halkımızın demokrasi nöbetlerine katılıyor, gıda ve benzeri destekler veriyorlar.”
– “Demokrasiye ve sandığa sahip çıktık”
Camia olarak demokrasiye ve sandığa sahip çıktıklarını ifade eden Hisarcıklıoğlu, “İlk andan itibaren darbenin karşısında, milli iradenin yanında olan bu arkadaşlarımla iftihar ediyorum. Bundan sonra da, Devletimizin yanında, milletimizin emrinde olacağız. Bu ülkeyi,   bu milleti daha zengin yapmak için çalışacağız. Daha fazla yatırım, istihdam, ihracat için çalışacağız. Sizin de desteğinizle, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokacağız. TOBB ve Oda-Borsa camiası olarak, dün olduğu gibi yarın da, demokrasiden, milletimizden, devletimizden yana olmaya devam edeceğiz. Kısa sürede hep beraber daha güvenli bir ülke ve daha güvenli bir ekonomiye kavuşacağımıza inanıyoruz. Bu süreçte bize düşen görev, millete ve devlete bağlılıktır. Ülkemizin birliğine, kardeşliğimize ve demokrasimize düşman olanların da karşısına dikileceğiz” diye konuştu.
– Başbakan Binali Yıldırım
Başbakan Binali Yıldırım da konuşmasında, “Şehitlerimiz sayesinde milletimin bütün fertleri beraberce yeni bir destan yazdı. Bu gözü dönmüş katiller, darbe sonrası için her şeyi ince ince hesaplamışlar ama bir şeyi unutmuşlar, o da millet. Milli iradeyi, milleti hesaba katmamışlar. Ankara’da, İstanbul’da Cumhurbaşkanımızı nasıl yakalayacaklarını, nasıl öldüreceklerini hesap etmişler ama Türkiye’de istiklal ruhunu asla hesap edememişler” ifadesini kullandı.
Başbakan Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde düzenlenen Oda ve Borsa Başkanları İle İstişare Toplantısı’nda bir konuşma yaptı.
Türkiye’nin kalkınmasında, büyümesinde çok büyük emeği olan, müstesna toplulukla bir arada olmanın mutluluğunu yaşadığını belirten Yıldırım, salonda 81 il, 160 ilçe 365 oda ve borsa temsilcisinin bulunduğunu ifade etti.
Katılımcılara seslenen Başbakan Yıldırım, “Sizler üreten, ürettiğini satan, istihdam oluşturan, reel ekonominin temsilcilerisiniz. Yatırım yapıyorsunuz, üretiyorsunuz, ihracat yapıyorsunuz, Türkiye’nin daha kalkınmış ülke olması için risk alıyorsunuz. Akıl teri, alın teri döküyorsunuz. Esnaf ve sanayicilerimizi temsil ediyorsunuz. Türkiye’nin bütün kazanımlarında sizin ve temsil ettiğiniz kesimlerin çok büyük emeği, çok büyük gayreti var, açılan köprülerde, yollarda, inşa edilen hastanelerde, okullarda, yapılan hızlı trenlerde hisseniz var, akıl teriniz, alın teriniz var. Bu emek ve fedakarlığınız için sizlere şahsım adına milletim adına teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
– Darbe girişimi
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) tarafından 15 Temmuz’da gerçekleştirilen darbe girişimine değinen Başbakan Yıldırım, iş adamlarının hiç tereddüt etmeden milletten, hukuktan, adaletten yana olduklarını belirterek, kendilerini kutladı.
Başbakan Yıldırım, yeni bir dönemin başladığına işaret ederek, “15 Temmuz, Türk siyasi dönem noktası. 15 Temmuz, bir anlamda Kurtuluş mücadelesinin zaferle sonuçlandığı günün adı.” dedi.
FETÖ’nün dehşet saçan bir darbe girişiminde bulunduğunu anımsatan Yıldırım, o gece TBMM, Milli İstihbarat Teşkilatı, Özel Harekat Polis Merkezi gibi kritik yerlerin bombalandığını, insanların üzerine ateş açıldığını, masum insanların öldürüldüğünü, her yerin yakılıp yıkıldığını anlattı.
Binali Yıldırım, milletin, birliğine, huzuruna, kardeşliğine kurşun sıkıldığını vurgulayarak, “Asker kıyafeti içindeki bu caniler, bu teröristler, 238 canımızı, vatandaşımızı kalleşçe katletti.” diye konuştu.
Darbe girişimi sonrası hayatını kaybeden şehitlere, ülkenin bölünmez bütünlüğü için PKK terör örgütü ile mücadeledeki şehitlere rahmet, yaralılara da acil şifalar dileyen Yıldırım, şehitlerin bıraktıkları mesajı hiç ama hiç unutmayacaklarını kaydetti.

 2016-08-04-oda-12 2016-08-04-oda-06 3_11 1_15

reklam

YORUM ALANI

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

betgaranti güncel girişONWINpusulabet giriş